ev kıyafeti

ev kıyafeti
housedress

İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • İLMİYE KIYAFETİ — İlmiye mensublarının giyiniş tarzları. İlmiye kıyafeti; şalvar, cübbe ve sarıktı. Bununla birlikte ilmiye mensublarının kıyafetlerinde bazı değişiklikler de vardı. Orta derecedekiler cübbe ile sokağa çıktıkları halde üst tabakayı teşkil eden… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • gece kıyafeti — is. Gece giyilen elbise …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalıbı kıyafeti yerinde olmak — görünüşü gösterişli olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kılık kıyafeti düzmek — giysilerini yenilemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kıyafet — is., Ar. ḳiyāfet 1) Kılık, elbise, giysi Kıyafetinden onun da bir kalem beyi olduğu anlaşılıyordu. Ö. Seyfettin 2) Resmî giysi Öyle de olsa ha deyince senin boyuna bosuna göre asker kıyafeti bulunur mu? Y. K. Karaosmanoğlu Birleşik Sözler kıyafet …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağır — sf. 1) Tartıda çok çeken, hafif karşıtı Kurşun ağır bir madendir. Taş yerinde ağırdır. 2) Çapı, boyutları büyük Ağır top. Ağır tank. 3) mec. Değeri çok olan, gösterişli Ağır kıyafeti ile muhite uymayan Canan ın yanında, ne kadar rahat ve sadeydi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • at hırsızı — is. Kılık kıyafeti ve davranışları güven vermeyen kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çıkkınlaşmak — nsz Kabarmak, şişmek O akşam daha, oda kıyafeti ile fazlaca şişmanlaşıp çıkkınlaşmış gövdesinden, bir de bozulmuş bir musluktan durmaksızın akan su gibi hiç dinlendirilmeden söyletilen gramofondan başka acı haber izi görünmüyordu. R. E. Ünaydın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • etekserpen — sf. Kıyafeti toplu olmayan, pasaklı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gece — is. 1) Güneş battıktan gün ağarıncaya kadar geçen süre, tün, şeb, gündüz karşıtı Kel Hasan kumpanyası o gece bir komedi dram oynuyordu. O. C. Kaygılı 2) Bu süre içindeki karanlık 3) Eğlence, anma vb. amaçlarla geceleyin düzenlenen toplantı Bütün… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hareket — is., fiz., Ar. ḥareket 1) Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon 2) Vücudu oynatma, kıpırdatma veya kımıldanma Her hareketi kamera önünde rol yapıyormuşçasına hesaplı. R. H. Karay 3) Davranış, tutum Sakin, dürüst, kıyafeti ve …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”